NAR AĞACI
TİMAŞ YAYINLARI
NAZAN BEKİROĞLU
SAYFA SAYISI:534
NAR AĞACI
Küçük insanların büyük öyküleri…
Nazan Bekiroğlu ile bu kitap sayesinde tanıştım. İyiki
de tanışmışım diyorum…
Balkan Harbi, bir tarafta Bolşevik Devrim ve
siyasetin üstünde tutulan ve uğruna Trabzon’da kalınan aşk.
Kitaba ilk baktığınızda tarih kokuyor fakat
içerisinde aile bağları, uğrunda hayallerinizi bile gömebileceğiniz müthiş bir
aşk var…
Ayrıca sadece Osmanlı topraklarında değil Trabzon-Tebriz-Tiflis-Batum-Bakü
ve İstanbul hattında yaşanan bir serüvenle de karşılaşıyorsunuz ve yazarla
birlikte onun dedesi Setterhan ve onun uğruna hayatını değiştirdiği Zehra ile
çok güzel bir serüvene atılıyorsunuz.
Kitap sürükleyici ve zevk alarak okudum.Ama
karakter olarak Setterhan’ın duygusallığından
ve gelenekleri fazlaca önemsemesinden pek hoşlanmadım…Benim beğendiğim
karekter Mehdi..:) Tuttuğunu koparan, idealleri uğruna savaşan birisi ..Hani
kitapda da fazla üzerinde durulmamış ama o ufacık bahsedilişler sanki tanımam
için yetti..:)
Bu arada kitabı okuduktan sonra Taht-ı Süleyman’ı
ne kadar görmek istediğimi sanırım söylemem gerek yok ..:)
- Yangın gelince sıradan ayrıntılar anlamını yitirdiği gibi harikulade de sıradanlaşıyordu zahir...
-İnsan içinden yenilenmeyince dışından eskir.
-Her taş da kendi yerinde ağırdı nihayetinde.
-Sen öyle çağırmasan ben böyle gelmezdim
Ben böyle çağırmasam sen öyle gelmezdin